Diyabet ve Hipertansiyonu Olanlar Oruç Tutarken Nelere Dikkat Etmeli
Diyabet Ve Hipertansiyonu Olanlar Oruç Tutarken Nelere Dikkat Etmeli?
Her Ramazan, dünyanın dört bir yanındaki milyonlarca Müslüman, 30 gün boyunca gündüz saatlerinde oruç tutmaktadır fakat Ramazan ayında oruç tutanların çoğu, oruç tutma döneminden olumsuz etkilenebilecek tıbbi koşullarla yaşamaktadır, bu nedenle sağlığınızı etkilemeden Ramazan ayını sağlıklı bir şekilde nasıl geçireceğinizi sağlamak için doktorunuzla görüşmeniz her zaman önemlidir.
Diyabet ve hipertansiyon (yüksek tansiyon), yetişkinlerde görülen en yaygın tıbbi durumlardan ikisidir ve yaklaşık %16’sı diyabet hastasıdır ve %30’u hipertansiyonla yaşamaktadır. Oruç tutmanın bu koşullar üzerinde ne gibi etkileri olabileceğine ve neden her zaman doktorunuza danışmanız gerektiğine dair bilgiler vermeye çalışacağız.
Oruç Tuttuğunuzda Vücudunuza Ne Olur?
Yemeksiz geçen yaklaşık 8 saatlik bir sürenin ardından vücudunuz kendi glikoz ve yağ depolarından enerji almaya başlar. Önce glikoz rezervleri için karaciğere döner ve glukoneogenez adı verilen bir duruma girer. Bu tükendiğinde, vücut yağ depolarını kullanarak kendi glikozunu oluşturur.
Birçoğu oruç tutmanın sağlığa faydaları olduğuna inanıyor. Bunların çoğu sadece 24 saatten uzun oruçlarda görülürken, daha kısa oruçlar kilo vermeye ve kolesterolü düşürmeye yardımcı olabilir. Ancak diyabet veya hipertansiyon gibi metabolik bir durumla yaşıyorsanız ekstra önlemler alınmalıdır.
Diyabet ve Oruç
Şeker hastalığınız varsa ve oruç tutmayı planlıyorsanız , bunu mutlaka doktorunuza önceden söylemelisiniz. Kan şekeri seviyelerinizin çok düşük olması, hipoglisemik bir olaya veya çok yüksek bir duruma yol açması tehlikesi vardır ve her ikisi de son derece tehlikeli olabilir.
Başlıklar
Şeker hastalığınız varsa oruç tutmak uygun mudur?
Şeker hastasıysanız ve Ramazan ayında oruç tutmayı planlıyorsanız, ayınızı önceden planlamak için doktorunuzu ziyaret etmeniz önemlidir. Doktorunuz açlık programınıza göre insülin dozunuzu ve sürenizi revize edecektir.
Oruçluyken ilaçlarınızı yönetmek
Yemek saatleriniz değiştikçe, insülin dozunuz da değişmelidir. Doktorlar genellikle, özellikle iftarda ana öğününüzü yediğinizde, orucunuzu açmadan önce dozu almanızı tavsiye eder. Orucunuzu hurma ve laban veya su ile açacaksanız ve ana öğününüzü yemeden önce namaza gidecekseniz, insülin dozunuzu o zamana kadar ertelemeniz gerekebilir.
Almanız gereken önlemler
İlaç, şeker tedavisi ve tıbbi bir bileklik gibi bir çeşit diyabet teşhisi olmadan asla evden çıkmayın.
Hipoglisemi yaşamanız ve orucunuzu açmanız gerekirse diye hurma, şeker, meyve suyu veya glikoz seviyenizi yükseltebilecek herhangi bir şey taşıyın.
Kan şekerinizi düzenli olarak ölçmeye devam edin – orucunuzu bozmaz.
Susuz kalma ihtimaline karşı her zaman yanınızda bir şişe su taşıyın. Hiperglisemi semptomlarından biri olan dehidrasyon nedeniyle bayılmaktan veya bayılmaktansa orucunuzu bitirmek daha güvenlidir.
İnsülininizi kesmeyin, dozunuzu ve sürelerinizi doktorunuzun önerdiği şekilde değiştirin.
Ne zaman yenir?
Ramazan ayında sahur ve iftar ana öğünler olsa da, iki ağır öğün yerine günde en az üç öğün yemek yemek en iyisidir. Uzmanlar“Sahur yemeğinizi mümkün olduğunca geç yemeye çalışın, Bu, hipoglisemiyi önlemeye yardımcı olacak ve gün boyunca sizi ayakta tutacak enerji verecektir.” şeklinde belirtmişlerdir.
Ne yemeli?
Ramazanda veya başka bir zamanda, hangi yiyeceğin size karbonhidrat verdiğini ve şekere dönüştüğünü bilmek, diyabeti yönetmenin en önemli aracıdır. Bu, aşağıdaki beş besin grubunu kullanarak diyetinizi dengelemenize ve öğünlerinizi akıllıca planlamanıza yardımcı olur:
- Tahıllar : Şeker seviyelerini yavaş bir şekilde düzenlemeye yardımcı olan lifler içerdiğinden, rafine tahıllar yerine tam tahılları seçin.
- Meyveler: Güne 2-3 porsiyon bütün meyvenin (meyve suyu yerine) yayılması tavsiye edilir, 2-3 hurma bir porsiyon olarak kabul edilebilir.
- Sebzeler: Patates, pancar, bezelye ve mısır gibi nişastalı olanlar dışında çoğu sebze şekere dönüşmez. Bunları ölçülü olarak ve diğer nişastalı yiyeceklere alternatif olarak yiyin.
- Süt Ürünleri: Peynir dışındaki tüm süt ürünleri vücudunuzda şekere dönüşebilir. Sadece 2-3 porsiyon ve ölçülü olarak alın.
- Protein: Protein şekere dönüşmez ancak baklagiller, mercimek ve fasulye gibi nişastalı protein kaynakları yapar. Bu nedenle, ekmekli humus yemek istiyorsanız porsiyonlarınızı yarıya indirmeniz gerekecektir.
Vücudu Hidratlı tutmak da önemlidir, oruç tutmadığınız saatlerde en az 2-3 litre su hedefleyin.
Aşağıdakileri azaltmaya çalışın:
- Yağlı ve tuzlu yiyecekler
- Meyve suları
- Kahve, çay ve gazlı içecekler idrar söktürücü olduğu ve dehidrasyona neden olabileceği için
Yediğiniz tatlı miktarını azaltmayı ve tercihen her gün değil, iftardan 2-3 saat sonra sadece küçük porsiyonlar yemeyi hedefleyin.
Egzersiz yapmak uygun mu?
Egzersiz, glikoz seviyenizi kontrol altında tutmanın başka bir iyi yoludur. Ramazan ayında sadece iftar ve sahur saatleri arasında en az 30 dakika hafif veya orta derecede egzersiz yapmak en iyisidir. Her zaman sulu olduğunuzdan da emin olun. Dahası, teravih namazlarınızı kılmak bile egzersiz rejiminizin bir parçası olarak dahil edilebilir.
Doktorunuz Ramazan ayı boyunca ilaçlarınızı değerlendirerek gözden geçirecek ve uzun süre aç kalmanın şeker seviyenizi etkilediği için kanınızı düzenli olarak test etmenin önemini vurgulayacaktır.
İnsülin alırsanız, dozaj değişecektir ve genellikle hastalara, günün ana yemeği yendiğinde, oruç bozulmadan önce insülin almaları tavsiye edilir. Doktorunuz ayrıca, kan şekeri seviyenizde bir düşüş yaşamanız durumunda yanınızda hurma veya şekerli bir içecek taşımanın yanı sıra her zaman ilaç taşımanın önemini de tartışacaktır.
Ramazan ayında ne yediğiniz ve ne zaman yediğiniz şeker hastaları için önemli hususlardır. Doktorlar, kan şekeri seviyelerindeki dramatik dalgalanmaları önlemek için hangi gıdaların karbonhidrat içerdiğini ve şekere dönüştüğünü anlamanın önemini vurgulamaktadır.
Şeker seviyelerini düzenlemeye yardımcı olan lif ve şeker yerine nişastaya dönüşen proteinler içerdiğinden çok sayıda rafine tahıl tüketmeyi hedefleyin. Şekere dönüşebileceğinden 2-3 porsiyon taze meyve (meyve suyu yerine), bol sebze ve orta derecede süt ürünlerini 2-3 porsiyona kadar hedefleyin. Yağlı yiyecekleri ve şeker seviyelerinde artışa neden olacak şekerli içecekler ve meyve suları gibi şeyleri azaltın. İftar ve sahur saatleri arasında susuz kalmamak ve günde en az 2 litre su tüketmek de çok önemlidir.
Hipertansiyon ve Oruç
Oruç tutarken hipertansiyonu yönetmek zor olabilir. Yeme ve uyku alışkanlıklarınızdaki değişikliklerle birlikte kan basıncı seviyeleri önemli ölçüde dalgalanabilir. Doktorunuzla önceden konuşun, etkili yaşam tarzı yönetimi ve almanız gerekebilecek herhangi bir ilaçta olduğu gibi, oruç güvenli bir şekilde yapılabilir ve hipertansiyon semptomları yönetilebilir.
Oruç döneminde susuz kalmamak, yüksek tansiyonu olan herkes için çok önemlidir. Gece boyunca en az 2-3 litre su tüketmeye çalışın. Kan şekeri seviyelerinin yükselmesine neden olacak şekerli içeceklerden kaçının ve dehidrasyona neden olabilecekleri için kafeinli içeceklerden kaçının.
Diyabet hastalarında olduğu gibi, Ramazan’da da ne yediğiniz ve ne zaman yediğiniz, genel sağlığı korumak için çok önemlidir. Yüksek yağlı gıdalardan kaçınan, bol meyve ve sebze ve yüksek tansiyonu kontrol etmeye yardımcı olabilecek diğer gıdaları içeren sağlıklı bir beslenme planı hazırlamak için doktorunuzla birlikte çalışın.
Doktorunuz ayrıca, sigara içmekten kaçınmak ve egzersiz seviyelerini artırmak gibi hipertansiyonunuzu yönetmek için yapabileceğiniz başka şeyler de önerecektir.
Hipertansiyon ile yaşayan kişiler, baş ağrısı ve baş dönmesi gibi durumlarının semptomlarının her zaman farkında olmalı ve etkili bir şekilde yönetildiğinden emin olmak için düzenli kontrollere devam etmelidir.