Bebeklerde Alerji Belirtileri
Bebeklerde alerji solumuş oldukları bir madde, yedikleri bir yiyecek ya da aldıkları sıvı gıdalara karşı alerjik reaksiyon ortaya çıkabilir. Alerji; herhangi bir yiyecek, kimyasal maddeye karşı vücudun gösterdiği reaksiyondur. Bebeklerde atopik reaksiyonlara pek çok alerjen sebep olabilir. İmmun sistem zararlı olmayan bir maddeyi vücuda tehdit olarak gördüğünde bu maddeye karşı bir antikor geliştirir. Bu antikorlar ise zararlı görülen maddeye karşı savaşır ve histamin adı verilen bir kimyasal madde salgılar. Alerjiye sebep olan bu maddeye alerjen adı verilir.
Bebeklerde alerjinin çeşitli belirtileri vardır. Gözlerde, burunda kaşıntı, kızarma, hapşırma, uyku sorunları, baş ağrısı, nefeste daralma gibi emareler ile alerjinin başladığı anlaşılabilir. Alerji zaman zaman ağız ve dilde şişme gibi riskli sonuçlara da sebep olabilen bir rahatsızlıktır. Bu sebeple anne ve babanın, bebeğin alerji esnasında verdiği tepkileri iyi takip etmesi gerekir. Bebeğin alerji olma sebebine göre bu durum kolay tedavi edilebilir kimi zamanda bebeğin hayatı boyunca alerjik tepkiler devam edebilir. Alerjilerin genel belirtileri aynıdır ama alerji etkenine göre bazı tepkimeler daha baskın olur. Örneğin; besin alerjisinde en sık görülen belirti ağız kenarında kızarmadır. Bu nedenle alerjinin çeşidine göre bir tedavi planı yapılır.
Bebeklerde alerji çeşitleri alerjinin neden kaynaklandığına ve verdiği belirtilere göre değişiklik gösterir. Alerji çeşitleri şöyle sıralanabilir:
- Egzama: Ciltte kabarcık görülür ve bu kabarcıklar kırmızıdır ve kaşınmaya sebep olur. Egzamada cildin nemli tutulması önemlidir. Buna yönelik krem ve şampuanlar ile egzama tedavi edilebilir. Kızarıklıklar kafa bölgesi ve yanaklarda sıklıkla görülür. Döküntüler aşırı derecede kaşıntı yaptığından bebekte uyku sorunlarına neden olabilir. Tedavi süreci aksamamalıdır. Aksi halde egzama yetişkin dönemlere kadar devam edebilir.
- Alerjik Rinit: Alerjik rinitin sebepleri arasında toz, polenler, küf gibi etkenler sıralanabilir. Bebeklerin beslenirken anne sütünün erken bırakılması, mamaya başlanması, annenin sigara kullanması da alerjik rinitin sebepleri arasındadır. Boğaz, göz, burunda kaşıntı, tekrar eden kulak enfeksiyonları belirtiler arasındadır.
- Besin Alerjisi: Günlük olarak tüketilen besinler sonucu vücut tepkimeler gösterebilir. Besinlerin kimyasal içeriklerine göre istenmeyen tepkimeler ortaya çıkabilir. Besin alerjisinin belirtileri cilt üzerinde, sindirim sisteminde, solunum sisteminde olmak üzere hafif ya da ağır belirtiler verebilir.
- Astım: Bebeklerde çeşitli nedenler ile astım ortaya çıkabilir. Zatürre, grip gibi üst solunum yolları enfeksiyonları, küf, polen, kirli hava astıma sebep olur. Burun alerjisi ve sıklıkla üst solunum yolu enfeksiyonu geçirmek, aile bireylerinde var olan astım rahatsızlığı, diğer nedenlerdendir.
Bazı besinlerden kaynaklı alerjiler, bebek anne karnında iken başlar. Fıstık gibi kuruyemişler, yumurta ve süt alerjileri bu alerji tiplerine örnek verilebilir.
Bebeklerde Alerji ve Alınabilecek Önlemler
Genetik olarak alerjik bünyeye sahip anne ve babalar bebeklerinde alerjinin önünü kesmek için bir takım tedbirler alabilir. Bebeklerde alerji ve alınabilecek önlemler sıralanır ise;
- Bebek ilk 6 ay anne sütü ile beslenmeli, 6.aydan sonra ek gıdaya geçilmelidir.
- Anne sütü yeterli gelmez ise, doktor tavsiyesi ile probiyotik içeren devam sütü kullanılmalıdır.
- Bebeğin odasında kilim ya da halı kullanılmamalıdır.
- İnce kumaşlı perdeler tercih edilmelidir.
- Bebeğinizin odası kimyasal olmayan temizlik malzemeleri ile temizlenmelidir.
- Evde evcil hayvan var ise bebekle uzun süreli temasından kaçınmak gerekir.
- Ek gıdaya geçildiğinde az porsiyonlar ile beslemek yerinde olacaktır. Bu şekilde besine bir alerjisi olup olmadığı anlaşılabilir.
- İmmün sistemi güçlendirecek olan besinler, bebeğin alerjik etkenlere direncini artıracaktır.
- Ev haftada 3-4 kez süpürülmelidir ve süpürdükten sonra havalandırılmalıdır.
- Sıcak veya soğuk hava fark etmeden odalar en az yarım saat havalandırılmalıdır.
- Yastık ve yorgan kılıfları yıkanabilir özellikte olmalıdır.
- Giysilerin muhafaza edildiği dolap sık sık temizlenip havalandırılmalıdır.
Kan testi ile de alerji olup olmadığı belirlenebilir ancak her zaman ortaya çıkmaz. Bebeğin alerjik tepkimelerini anlık olarak ebeveynler bilir, bu nedenle ebeveynlerin belirtileri iyi gözlemlemesi gerekir. Alerji belirtileri gösteren bebeğin tedavisi için diğer bir adım doktor kontrolüdür. Erken zamanda teşhis edilen alerji daha kısa sürede tedavi edilebilir. Ilerler ise tedavi süreci uzun ve yorucu olacaktır.
Bebekte alerji olup olmadığının tam olarak anlaşılması için kan ve cilt testleri yapılır. Bebeklerde alerji ve teşhisi adına yapılan testler kimi zaman doğru sonucu vermez. Bu sebeple belirtileri iyi gözlemleyip, alerji uzmanı bir doktorun muayenesine başvurmak doğru olacaktır. Cilt testi yapılır iken bebeğin cilt altına alerjen zerresi yerleştirilir. Belli bir süre sonra tepki gözlemlenir ve diğer alerjen zerreleri sıra ile cilt altına yerleştirilerek deneme yapılır. Bu şekilde cildin verdiği tepkimelere göre hangi maddeye alerjisi olduğu tespit edilir.
Kan testi ile de alerji tespitleri yapılabilir. Doktor test sonucuna göre, bebeğin Ige antikorları üretip üretmediğine göre bakılabilir. Alerji yaptığı düşünülen yiyecek maddeleri bebeğe 7 gün kadar verilmeyip vücut tepkimesi gözlemlenir. Bebek ara verilen gıda maddelerini tükettikten sonra alerjik tepkime görülmeye başlar ise o yiyecek maddesine karşı alerji gelişmiş olabilir. En çok alerji yapan gıdalar, yumurta, peynir, domates, deniz ürünleridir. Özellikle yumurta ve peynir türünde gıdaların belli miktarlarda ve artırılarak verilmesi gerekir. Besin alerjisi ilk yıllarda ortaya çıkar iken kısa sürede tedavi edilebilir ya da ilerleyen yaşlarda bu sorun devam edebilir.
Yoğurt, ve pürelerin bebeğe azar azar verilmesi gerekir. Ek gıdalara başlama süresi de çok önemlidir, 6 aydan önce ek besinlere geçilmesi alerji riskini artıracaktır. Alerji ilerlediğinde solunum sisteminde hapşırma, burunda kaşıntıya sebep olur. Bunun yanı sıra baş dönmesi gibi belirtiler göstermeye başlar. İlerleyen hallerde anaflaksi riski de olabilir. Bu sebeple iyi bir gözlem ve tedaviyi geciktirmeden başlatmak önemlidir.
Bebeklerde alerjiyi önlemek için, tepki verdiği düşünülen gıdalar beslenme programında olmamalıdır. Bebeklerde alerji ve tedavisi esnasında alerjiye sebep olan gıdalar anne tarafından da tüketilmemelidir. Çünkü emzirme sonrasında alerjenler bebeğe geçecektir. Bu sebeple belli gıdalar alınamıyor ise doktor kontrolü ile mineral ve vitamin desteği verilmelidir.
İleri boyutta alerji sorunu olan bebekler için doktor acil bir tedavi planı yapmalıdır. Alerji risk oluşturmadan önlem almak gerekir. Süt ve yumurta alerjisi olan bebekler bu besinleri içeren yiyecekleri de tüketmemelidir. Alerjide genetik yatkınlık da önemlidir. Aile bireylerinde alerji öyküsü var ise bu konuda ayrıca dikkat edilmeli ve bebek bu yönde gözlemlenmelidir. Buğday alerjisi bebeklerde yaygın olarak görülür, bu nedenle buğday ürünleri 2 ya da 3 yaşına kadar bebeğe verilmemelidir.
Bebeği ilk 6 ay hatta 1 sene anne sütü ile beslemek bebeğin bağışıklık sistemini güçlendirir. Alerjinin ortaya çıkma sebebi tam olarak tespit edilemese de en büyük etken kalıtsal faktörler olarak ortaya çıkar. Ebeveynler ile alerji sebebi aynı olmayabilir. Anne ve babada yumurta alerjisi var iken bebekte polen alerjisi olarak ortaya çıkabilir. Bebeğin immün sistemine ve alerjinin çeşitlerine göre farklı belirtiler oluşur.